Bu hastalık ortadan gelen borunun daha fazla çürüyerek kötü koku yaymasına neden olur. Etkilenen bitkiler çiçek oluşturamaz ve hevenk veremezler. Bu nedenle bu bitkiler tümüyle sökülüp sera dışına atılmalıdırlar. Bölgemizde daha çok Grand nine çeşidini etkilemektedir. Nadiren de olsa diğer çeşitlerde ortaya çıkmıştır. Hastalığa yakalanan bitkiler kurumuş orta yaprak boğazından kesilirse sarıdan kırmızıya dönmekte olan çürümüş bitki dokusu görülür ve kötü bir koku yayar. Erwinia tüm dokuları kademeli olarak etkisi altına alır ve çok büyük zararlanmalara neden olur. Bir ağaç bir hevenk olduğuna göre bu zararlanma çok önemli ve istenmeyen bir durumdur. Kaldı ki ülkemiz muz yetiştiriciliği yüksek maliyete sahip bir yetiştiriciliktir. Patojen toprakta taşınır konumda olup gerek yaralanmalar gerekse kullanılan alet ekipman ile yaprak gözeneklerinden geçer. Yağışlı sıcak ve nemli havalarda meydana gelen hastalık hızlı gelişim gösterir. Bakterilerin bitkileri istila etmeleri için su gereklidir. Üreticinin bu durumda olan bitkileri sanki kış döneminde don zararına maruz kalmış gibi algılaması,kış döneminde bitkinin durgun olup patojenlerin çok hızlı çoğalmasından doğan zararlanmanın gözle görülür halde bulunmasındandır.KÜLTÜREL MÜCADELEİyi drenaj ve temiz toprak, hastalığı bir dereceye kadar kontrol edilebilir seviyede tutar. Mutlak suretle hastalıktan ari fidanlarla sera dikimi yapılmalıdır. Enfekte olmuş ağaçların tümden seradan dışarı atılarak yerlerinin sönmemiş kireçle dezenfekte edilmesi gereklidir. Tüm etkiyi göstermediği hallerde hevenk vermiş olan hasat edilmiş ağaçlarda varsa bunlarda sera dışına atılmalıdır. Hevenk vermiş bitkide hastalık olup olmadığı hevengin kesildiği anda ortasında siyah bir daire şeklinde enfekte kalıntısını görmekle anlaşılabilir. Kış mevsiminde özellikle dondan korunmanın spring sulama ile yapılması hallerinde sel suyu kullanılmaması ve yeni dikim yapılmaması gereklidir.KİMYASAL MÜCADELEPatojeni kontrol altına almak ve hastalık olmamasını sağlamak için sera düzenli olarak gözlem altında olmalı ve uzmanlara danışılmalıdır. Kimyasal mücadelesinde muzun anavatanı olarak geçen yetiştirme bölgelerinde etken maddeleri yüzde 0,1 metoksietilmercuriklorid veya yüzde 10 sodyum hipoklorit yada kalsiyum hipoklorit ağaç başı hesap edilerek kullanılmaktadır.