Üç yiğit çıktı meydana!..

31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlere sayılı günler kaldı. Anamur’da adayı bulunan ve belediye başkanlığı için uzun zamandır ter döken partilerin kent merkezi ve köy gezileri aralıksız olarak sürüyor. Adaylar belli oluncaya kadar gündemi hep değişik isimler oluştururdu. Adaylar belli olduktan sonra da artık sırada seçimi hangi adayın kazanıp, hangisinin kaybedeceği konuşulur oldu. AKP - MHP ortak adayı Hidayet Kılınç, Anamur’da bildik bir aday olduğu için oldukça heyecan yarattı. Köylüsü kentlisi Hidayet Kılınç isminin bu seçimlerde daha şanslı olduğunu dillendirir oldu. Çünkü Hidayet Kılınç, hem Anamur’da hem de Bozyazı’da pek çok kişinin işlerini yapmakta oldukça ustaydı. Asıl mesleği beden eğitimi öğretmenliği olmasına rağmen, siyaset yüzünden gerçek mesleğini hiç yapmaya fırsatı olmadı. Devletin pek çok kademesinde yıllarca başarılı hizmetlere imza attı. Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalıştığı dönemlerde pek çok insanın tayin işlerini tereyağından kıl çeker gibi çözümledi. Bundan önceki dönemde de Mersin milletvekili olarak meclisteki yerini alıp görev süresi dolunca emekli oldu. Şimdi de Anamur’da yaşayan AKP ve MHP’li kardeşlerimizin belediye başkan adayı olmayı başardı. Bu iki partinin gösterebileceği en iyi adayın Hidayet Kılınç olduğunu söylemek yerinde olur sanırım… CHP adayı Durmuş Deniz de atama süreci çok uzun sürmesine rağmen aradaki boşluğu çok kısa bir sürede kapatarak Anamur’daki partililerin adeta umudu oldu. Yapmış olduğu seçim startıyla diğer rakiplerine adeta gözdağı verdi.  CHP’nin Anamur’da gösterebileceği en uygun, en donanımlı adayın Durmuş Deniz olduğunu söylememe gerek var mı bilmiyorum... Sürekli toplumun içinde yer almamız nedeniyle kamuoyunda oluşan genel kanı bu yönde… Deniz’in de, partililerin kendisine olan güvenini boşa çıkartmayacağını tahmin edebiliyoruz. Durmuş Deniz, bir ziraat mühendisi olarak, Anamur ilçesine yaptığı sayısız hizmetlerle Anamurlu üreticilerin önünü açtı. Deniz, muz ve çilek üretiminde bugüne kadar, damlama sulama ve yağmurlama sistemlerini ilk kez kurarak çiftçilerin takdirini kazanmayı başaran bir isim olarak karşımıza çıkıyor. Bu arada 2002 yılında kurulan MUZ-DER yönetim kurulunda yer alarak, muz üretiminin 36 bin tondan, 300 bin tonlara çıkmasında çok önemli rol oynadı. Deniz, MUZ-DER yönetimi olarak, Tarım Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunarak, ithal muza uygulanan yüzde 62’lik koruma duvarının yüzde 149 seviyelerine çıkmasında büyük rol oynadı. Bu karar çıkıncaya kadar adeta Tarım Bakanlığının kapısından hiç ayrılmadı. Ve sonunda da başardığı işle, muzun bugünlere gelmesinde büyük rol oynadı. Muz ve çileğin önünü açan Anamur’daki ilk on isim arasındaki yerini aldı. Daha doğrusu Deniz’in hizmetleri Anamur’da adeta hafızalara kazındı. Şimdi de hizmetlerini seçilmesi halinde yerel yönetimde göstermek istiyor. Gelelim Mehmet Türe’ye.. 2009 yılında aldığı bayrağı hep yukarıda taşıdı. Türe, genç, dinamik, hırslı ve çalışkan özelliği ile 10 yıldır belediyecilikte oldukça başarılı işlere imza atmış bir siyasetçi kimliği ile karşımıza çıkıyor. Bugüne kadar yaptığı işleri herkes biliyor ve takdir ediyor. Belediye başkanı olduğu için de bu yarışta diğerlerine göre bir adım önde gözüküyor. Türe, bugüne kadar kendisine umut bağlayanları asla mahcup etmedi. Onun 10 yıl önce yapmayı tasarladığı işleri gösteren broşürünü hala saklıyorum. Tabi ki diğer adaylarınkini de.. O broşürdeki vaatlerin yüzde 90’nının şimdi gerçekleştiğine şahit oluyoruz. Atatepe hariç.. Bu da, Türe’nin verdiği tüm sözlerin arkasında durduğuna şahit oluyoruz. Bugüne kadar, halkın ölüsünde, dirisinde düğününde nişanında hep yanında oldu. Türe, 10 yıl boyunca hep yattı, çalışmadı veya yolsuzluk yaptı dedirtmedi. Her üç partinin adaylarının özelliklerini dilim döndüğünce sizlere sıralamaya çalıştım. Bu özellikler bu adaylardan hangisini başkan yapar bilemiyorum. Başkanı belirleyecek olan sizlersiniz. Bekleyip göreceğiz… Sağlıcakla kalın!..