31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak belediye başkanlığı, belediye
meclis üyeliği, il genel meclisi üyeliği ve muhtarlık seçimlerine sayılı günler kaldı.
Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenen seçim takvimi 1 Ocak 2024 Cuma
gününden itibaren işlemeye başlıyor. 31 Mart seçimlerine bu tarihten sonra
sadece 90 gün kalıyor.
Yerel seçimlere gün saymaya devam edilen şu günlerde, henüz siyasi partilerin
il genel meclisi üyeliği, belediye başkanı ve belediye meclis üyesi adayları henüz
netleşmiş değil.
Bu durum aslında biraz da siyasi partilerin tutum ve davranışlarındaki
belirsizlikten kaynaklanıyor. Partiler seçime tek başına ve kendi adayları ile mi
girecek, yoksa geçmiş seçimlerde olduğu gibi ortak veya işbirliği ile mi, yola
devam edecekler belli değil. Özellikle muhalefet partileri 14 Mayıs ve 28 Mayıs
seçim sonuçlarının etkisinden kendilerini kurtarabilmiş değiller.
Yerel basından ve sosyal medyadan takip ettiğimiz kadarı ile bölgemizde çok
sayıda kişinin adayım diye ortaya çıktığını görüyor, sokakta, büro ve işyerlerinde
ağırlıklarını ölçmeye çalışıyor, gözlemlerimizi dostlarla paylaşıyor, yorumlarını
alıyoruz. Gerçekten bazı aday adaylarının toplumda seçimi etkileyecek bir
karşılığının olmadığı anlaşılıyor. Bu durumu onlar da bildikleri halde, kime ve
hangi amaca hizmet için böyle bir yola girdikleri merak konusu oluyor.
Gerçekten aday olmaktan öte başka bir düşünceleri var ise bunlar hiç de ahlaki
olmayan şeylerdir.
Adaylar belli değil dedik. Bu durum siyasi parti genel merkezlerinden
kaynaklanan bir sorun aslında. Bir beldenin, ilçenin yerel yöneticisini bile
belirleme yetkisini bile üstüne alan, siyasi partiler genel merkez yönetimleri
halkı, hiçe sayıyor, halkın seçme-seçilme hakkını çiğniyor, halkın aklıyla alay
ediyorlar. Asıl sorun halkın yasal hak ve hukukuna sahip çıkmamasından,
çıkamamasından kaynaklanıyor.
Beş altı ay öncesine gidelim, milletvekili seçimlerinde partiler ne yaptı? Aday
listelerini ve sıralamaları, partilerin genel merkezleri ve genel başkanlar istediği
gibi belirledi. Vatandaş istese de isteme, beğense, beğenmese de partilerinin
milletvekili aday listesine oy verdi. Seçilenler veya seçilebilecek yerde olanlar
genel merkezlerde üç beş kişinin veya genel başkanın belirlediği kişiler oldu. Bu
listelerin hazırlanması sırasında çeşitli oyunlar döndüğü öteden beri hep yazılıp
çiziliyor. Ortada ahlaksız bir durum var. Peki, böyle bir milletvekilinden ve
bunların meydana getirdiği meclisten halkın yararına bir karar çıkar mı? Artık
gerisine siz karar verin?
Yerel seçimlere ve adayları konusuna dönecek olursak. İktidarı, muhalefeti
bütün partiler, özellikle seçim kazanma potansiyeli yüksek olan partiler ne
yaptılar? Aday olacaklar, şu tarihe kadar başvurularını yapsınlar, dediler.
Nereye, il ve ilçe başkanlıklarına veya genel merkeze. Eyvallah. Başvuru
dilekçenizi hazırladınız ve kapıya dayandınız, haydi sökül paraları, ağanın eli
tutulmaz. Gerekli yerlere yüklü miktarda bağışları yaptınız. Dosyayı teslim
ettiniz ve bu iş tamam. Artık başkansın, aslansın, kaplansın, başkanım geldi,
başkanım gitti. Tabii ki bu, işin bir yüzü. Başvurunu adım adım takip edecek
genel merkezde adamların olacak. Veya genel başkana bir telefon kadar yakın
olacaksın. Gözü hep seninle ilgili gelişmelerde olacak. Paran yoksa adamları
yedirip içirmediysen, içeride adamın da yoksa eyvahlar olsun. Senden para
alamadılarsa, dosyanı alır gibi yapar bir tarafa atarlar. Kimse senin, geçmişte ne
yaptığına, ne yapacağına, tecrübene, bilgi birikimine bakmaz. Bir köşeye
kullanılmış peçete gibi fırlatılıp atılırsın.
Haydi, tüm engelleri aştın ve aday oldun. Çevreni saran çakalları gözetmen,
sağına, soluna dikkat etmen, kendini sağlama alman lazım. Yoksa iş işten geçmiş
olur. Belgesellerde izliyor, görüyorsunuz, çakallar avlarına sürü halinde saldırır,
sonra aralarında pay kavgasına tutuşurlar.
Uzatmayalım. Bütün aday adaylarına, çıktıkları yolda başarılar diliyoruz.